Rochelle Lawrence;
``Rachel Rochelle'ı doğurmak için canını feda edince, Jackson buna dayanamadı. Ve küçük Roche'yi terk etti. İnanabiliyor musun?´´ Roche bu acımasız gerçeği öğrendiğinde sekiz ya da dokuz yaşındaydı. Teyzesini gizlice dinlemesinin iyi bir şey olmadığını ayırt edebilecek kadar mantıklı düşünebiliyor olmasına rağmen, merakını bastıramayacak kadar da küçüktü. Aslına bakılırsa başlarda bu cümlenin ne anlama geldiğini anlamadı. Annesini, teyzesiyle olan birkaç resimde görmüştü. Rowena çoğu zaman Roche'yi kız kardeşine benzetiyordu ve o da bundan rahatsızlık duymuyordu. Sadece bu konu üzerinde fazla düşünmemeyi tercih ediyordu. Ona söylenen, anne ve babasının trajedik bir kazada öldüğüydü. Henüz küçük bir çocukken ve gözlerini teyzesinin yanında açmışken, Rochelle Lawrence anne ve babasına fazla özlem duymadı. Sadece kendilerini ziyarete gelen eski bir dostla teyzesi arasında geçen konuşmayı duyuncaya kadar. ``Rachel'a birçok kez o adama güvenmemesi gerektiğini söylemiştim. Fazla görüşmüyorduk ama hamile olduğundan haberim vardı. Ve bana kalırsa, Andrew Rachel'ı dövüyordu da. Rochelle'ın kafasında bir sorun olmadığı için şanslı sayılırız.´´ Rachel ve Andrew. Roche için bu isimler özlenen; fakat asla yanında olamayacak kişilere aitti. Hayatından şikayet etmiyordu, doğrusunu söylemek gerekirse Rowena ve eniştesi ona çok iyi bakıyordu. Zaten evde başka çocukta yoktu. Ancak söylenenler aklını çok fazla karıştırmaya başlamıştı. Karın şiddetle bastırmasının ardından o gece için düşündükleri plan iptal olunca, Roche bu konuyu teyzesine açmaya karar verdi.
Kafasında dönen onca şeyler beraber, teyzesinin söyledikleri beynine silinmemek üzere yerleşmişti. ``Beni mi dinliyordun? Bunları duymaman gerekiyordu. Hayır, bu hiç iyi olmamış, Rochelle.´´ Rowena'nın panik yaptığına çok az şahit olmuştu. Çok ağır bir hastalık geçirdiğinde eniştesi teyzesinin o iyileşinceye kadar ağladığını söylemişti. Ama bu iki olay arasında çok fark vardı ve Rowena'nın sesinde en ufak bir çatlama bile olmamıştı. ``Kocaman kız oldun, sevgili Roche. Söyleyeceklerim ağır olabilir; fakat senden saklamanın bir faydası olmayacak kimseye. Annenin geri gelmeyeceğinden emin olabilirsin. Seni dünyaya kazandırabilmesi için onun gitmesi gerekiyordu. Gitti de. Baban ise... Onun hakkında söyleyeceklerimi duymasan da olur. İlla söylemek gerekirse, ölü olup olmadığını bilmiyorum.´´ Gerçeklerin bu kadar açık bir şekilde yüzüne çarpacağını hesaba katmamıştı, Roche. Üzülmüştü, çok üzülmüştü; ancak gerçekleri değiştiremeyeceğini de biliyordu. Gözlerinden süzülen iki damla yaşla kafasını sallamıştı. Ve teyzesi ona, hiç olmadığı kadar sıkı sarılmıştı. Bu acıma mıydı yoksa gerçek sevgi miydi Rochelle bundan emin olamamıştı. Teslim olmaktan başka bir çareside yoktu. O evde yaşadıklarından hiçbir zaman pişman olmadı. Teyzesine veya eniştesine de kızmadı. Sadece Hogwarts'a başlayınca istemeden de olsa onlardan uzaklaştı. Zaten Rochelle Lawrence'i asıl büyütende Hogwarts oldu.
Karakter bilgileri tam olarak düzenlenmedi.
Burç: Kova.
Konu: Roche. 
Perş. Ağus. 19, 2010 4:47 pm
