Wigtown Wanderers'a Hoşgeldiniz...
Wigtown Wanderers'a Hoş Geldiniz!

Forumumuzda vakit geçirip, role play yapmak lütfen için üye olun.

https://discord.gg/QCRdw8xVE8
Wigtown Wanderers'a Hoşgeldiniz...
Wigtown Wanderers'a Hoş Geldiniz!

Forumumuzda vakit geçirip, role play yapmak lütfen için üye olun.

https://discord.gg/QCRdw8xVE8
Wigtown Wanderers'a Hoşgeldiniz...
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap
https://discord.gg/QCRdw8xVE8

 

 Çam Ağacının Gölgesinde

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
Noel Baba
Santa Claus Ailesi
Santa Claus Ailesi
Noel Baba


Mesaj Sayısı : 7
Kayıt tarihi : 11/12/10

Çam Ağacının Gölgesinde Empty
MesajKonu: Çam Ağacının Gölgesinde   Çam Ağacının Gölgesinde EmptyC.tesi Ara. 31, 2011 4:06 pm

[Resimleri sadece adminler görebilir.]

- Biriyleriyle yalnız kalmak istiyorsanız sizin için ideal olan bu ma-
- Bize ayır burayı, bizim olmalı bu masa, Santa! Hem sana bazı süprizlerim olabilir bunu yaparsan.
- Aklımı bulandırma, başka şeyler sokma kafama. Muzurluktan geri durup işimizi bitirelim önce. Senin için farklı düşüncelerim var hem. Evet, konumuza dönecek olursak dans pistinin yakınlarında olan çam ağacının biraz uzağında olan bu masa onu şereflendirecek olan kişileri beklemekte.
- Bu kadar ciddi olmak zorundasın sanki.

*Afrodille ve Brian için ayırtılmıştır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Afrodille Mya Hyxest
SFL
SFL
Afrodille Mya Hyxest


Mesaj Sayısı : 1307
Kayıt tarihi : 09/10/10

Çam Ağacının Gölgesinde Empty
MesajKonu: Geri: Çam Ağacının Gölgesinde   Çam Ağacının Gölgesinde EmptyPaz Ocak 01, 2012 7:04 pm

Eritheia'nın bugün için özel olarak Mya'ya hediye ettiği elbise, kar kadar beyaz ve bir o kadarda görkemliydi zira aynadaki yansıması bunu adeta haykırıyordu. İnce, narin bedeninin tüm kıvrımlarını layıkıyla sergilemekten kaçınmayan elbisenin inanılmaz derece harika sırt dekoltesi Mya'yı cezbeden en önemli etkendi hiç şüphesiz. Altın sarısı bukleleri büyük bir özenle tutturulup, eşsiz bir topuzla ödüllendirilmişti ve dudaklarını ele geçiren renk, gülkurusuna aitti. Deniz mavisi gözlerinin derinliği gözle görülebilir bir şekilde aynaya yansırken çehresinde oluşan tebessüm her zamanki gibi meleksiydi. Son bir kez daha kendine çeki düzen vermesinin akabinde derin bir nefes çekti ciğerlerine. Bir panayırı andıran ve içinde büyümeye devam eden heyecanını yansıtmamak için cebelleşmeyi sürdürürken vaktinin azaldığının farkına varan cadı yatağında duran çantasını kavrayıp vücudunu dikleştirdi. Topuklu ayakkabılarının gür sesi kulaklarında çınlamaya başladığında yatakhaneden bertaraf ettiği bedeni ilerlemeye devam etti. Bakışları onu bekleyen büyücüyü seçmek için odaklanmayı ihmal etmezken adımları yavaşça Hyxest kızına itaat edercesine durdu keza merdivenin başında tüm kusursuzluğu ile onu bekleyen adam, hayatını adadığı tek erkekti. Kalbi onu her görüşünde yerinden çıkacakmış gibi attığını bir kez daha vurgulamak adına ritmini hızlandırdığında gülümsemeyi denedi. Son birkaç adımın akabinde büyücünün yanına vardığında uzattığı koluna doğru girdi ve derin bakışları onun büyüleyici bakışlarıyla buluştuğunda mühürlü dudaklarını aralama fırsatını sundu güzel cadıya. ''Her defasında beni büyülemeyi başarıyorsun, Rouvas,'' dedi masumiyet dolu tınısının eşliğinde ve doğrularak büyücünün yanağına küçük bir buse kondurmayı ihmal etmedi. ''Zira kalp atışlarım beni ifşa etmeyi başardı.'' Küçük bir kız çocuğunun utangaçlığına bürünürken, dudaklarının kıvrılmasına dahi aldırış etmedi. Çünkü onun yanında, onun sıcaklığıyla beraber hayat bulurken zamanın durması için yalvarabilir, aşkın yeminli bir kölesi olmak için can atabilirdi Hyxest kızı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Cristo Montrell
Gryffindor IV.Sınıf
Gryffindor IV.Sınıf
Cristo Montrell


Mesaj Sayısı : 970
Kayıt tarihi : 02/02/11
Lakap : Seyhan

Çam Ağacının Gölgesinde Empty
MesajKonu: Geri: Çam Ağacının Gölgesinde   Çam Ağacının Gölgesinde EmptyPaz Ocak 01, 2012 8:55 pm

Gerginliği birkaç kilometre öteden belli olduğu şu zamanlarda Mya ile aynı binada olmamasını bir lütuf olarak görüyordu. Şayet aynı binada olsalardı, bedeninden yükselen heyecanı bastırması gerektiği gibi gerginliğini de belli etmemesi gerekiyordu. Fakat ne zaman genç cadıyı görse içinden yükselen duygular, bedenini ve mantığını esaret altında bırakıp davranışlarına etki ediyordu ki bu da rol yapamayacağı ve her şeyi eline yüzüne bulaştıracağı anlamına geliyordu. Neyse ki bunlara gerek kalmadığı gibi gerginliğini, çevresini azarlayarak atabiliyordu. Son birkaç dakikadır da kravatını aradığı gerçeği, gerginliğini bir kat artırdığı gibi kaşlarının çatık halde kilitlenmesine neden oluyordu. "Hadi ama burada olmalısın." Dudakları arasında gevelediği sinirden nasibini almış kelimelerden sonra pes ederek bir köşeye fırlattığı bavuldan ümidini kestiği anda aynayla buluşan gözleri, kravatın çoktan boynunda ait olduğu yere iliştirildiğini gösterdiğinde kaybettiği zamana ve akılsızlığına okkalı bir küfür savurmuştu. Siyah takımını tamamlayan aynı renkteki kravatı çözüp tekrar bağladığı sırada derin nefesler alarak sakin olmaya gayret gösterdi. Odadan ayrılmaya başlayan büyücülerin arasına karıştığında aklından tek bir isim geçiyordu ve bu ismin yarattığı duygu seli ile adımları biraz daha hızlanmıştı. Merdivenlerin başına geldiğinde gözleri kalabalığın arasında sevdiği cadıyı ararken bedeninden bir an önce gitmesini istediği gerginlik, yakasını bırakacak gibi değildi. Gözlerini kuru kalabalıktan ayırıp tam zıttı yönüne çevirdiğinde altın sarısı buklelerin döküldüğü omuzlardan başlayıp aşağıya doğru şelale gibi akan kar beyazı elbisesiyle beliren cadı karşısında nutku tutulmuştu. Dudaklarından dökülecek her bir kelime basit birer lakırdı olacağından bir süre sükunetini korudu genç büyücü, ta ki her hareketine hayran olduğu genç kadın koluna girip kulaklarının pasını ses tonuyla silene kadar. Merdivenlerden birlikte inmeye başladıklarında çehresindeki gülümsemesi, ses tonuna da etki etmişti. "Üzerimdeki etkinden haberin olmadığı aşikar Hyxest." Akabinde cadının kulağına eğilip fısıldadı. "Melekleri bile kıskandıracak güzelliktesin sevgilim." Seni hak edecek ne yaptım da bana bahşedildin?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Afrodille Mya Hyxest
SFL
SFL
Afrodille Mya Hyxest


Mesaj Sayısı : 1307
Kayıt tarihi : 09/10/10

Çam Ağacının Gölgesinde Empty
MesajKonu: Geri: Çam Ağacının Gölgesinde   Çam Ağacının Gölgesinde EmptyPtsi Ocak 02, 2012 6:35 pm

Bir melek kadar kusursuz ve güzel gözüktüğünden şüphesi dahi yoktu cadının zira kanatları sırtından dökülse yeriydi. Bakışları derinliğini sergilemekten kaçınmıyordu çünkü arsızlık tufanını peşinde sürüklemeyi de ihmal etmiyordu. Birer birer sahiplerini bulan bedenler salonun dört bir yanını işgal etmek için ilerlerken Mya'nın odak noktası sadece Briareus'dan ibaretti. Zamanın durması için yalvarmasına ramak kalan amansız ruhunun esiri olmamak için cebelleşirken, gerginliğin ve heyecanın vücudundan azat edilmesini de bir yandan dilemeye devam ediyordu. Vücudundaki tüm kanın yanaklarında toplandığından emindi lakin cadı, bunu ifşa etmemek için elinden geleni yapmayı hayati bir görev olarak kabul etmişti. Yavaşça merdiven basamaklarından süzülen bedeni, büyücünün güçlü bedeniyle olan uyumuna soyunduğunda dudaklarının tatminkar bir havayla kutsanmasına engel olamadı. Kulaklarında çınlanan aşina olduğu ses tüm güzelliğiyle içine girmeye hazırlandıkları ortama yayılırken tebessüm etti. İçinde raks eden hislerin birebir kopyalarının erkeğinin ruhunda da dalgalanıyor oluşu cadıyı mest ederken yüzündeki tebessüm gittikçe artmış, imrenen gözlerin onlarda olması ise ayrı bir hoşnut etmişti Hyxest kızını. Bakışlarını etrafta gezdirmekten men ettiğinde içini titretecek kadar kuvvetli olan tını bir kez daha raks etti bedeninin uzuvlarına kadar. Yavaşça yüzünü büyücünün güzel çehresine odakladığında gülümsedi. Ona baktıkça hissettiği aşkın büyüklüğüyle çevrelenen dört bir yanı, bambaşka bir dünyaya ev sahipliği ettiği gibi bu kadar kusursuz bir aşkın gün geçtikçe büyütülmesi için ise kendisinin görevlendirildiğini defalarca fısıldıyordu cadıya. ''Bu gecede, tıpkı her zaman olduğu gibi seni kimseyle paylaşmayacağım,'' dedi cezbedici bir ses tonunun hakimiyetiyle beraber. Balo Salonu'na girdiklerinde her şeyin yerli yerinde oluşu ve gecenin daha yeni başladığını haykıran küçük çaplı gürültülere şahitlik eden bedeni hiçbir şeyi umursamadı. Sadece Brian'ın yanında tüm zarafetiyle yürümeye devam edip, kendilerine en uygun masayı seçtiklerinde büyücünün sandalyesini çekmesinin akabinde zarif bir şekilde yerine oturdu Mya. ''Ortam gereğinden fazla sakin, sence de öyle değil mi, sevgilim?'' Tek kaşını hafifçe yukarıya kaldırıp bahşettiği sorunun çelişkisi ile derin düşüncelere yelken açmamaya çalışmak adına dudaklarını ıslattı cadı. Aklından geçen küçük ama fazlasıyla önemli olan soruyu hediye etti büyücüye. ''Bir gün bize bir şey olacağından korkuyorum, Briareus. Aşkımız öylesine kusursuz ki... Gerçekten bazen korkuyorum.'' Sevgimizin büyüklüğü her şeyin üstesinden gelecektir sevgilim. Ama yine de şaşırıyorum, yine de korkuyorum. Çünkü günah denizinin içinde savrulurken nasıl olur da senin gibi bir limanla ödüllendirildim?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Cristo Montrell
Gryffindor IV.Sınıf
Gryffindor IV.Sınıf
Cristo Montrell


Mesaj Sayısı : 970
Kayıt tarihi : 02/02/11
Lakap : Seyhan

Çam Ağacının Gölgesinde Empty
MesajKonu: Geri: Çam Ağacının Gölgesinde   Çam Ağacının Gölgesinde EmptySalı Ocak 03, 2012 6:17 pm

Yanında tüm ihtişamı ve zerafetiyle boy gösteren cadının hayran olduğu sesi kulaklarını doldurduğunda tebessümü dudaklarında asılı kalmıştı. Genç cadının yanağına kondurduğu küçük öpücüğün akabinde salona girdiklerinde içeride çalan müziğin nispeten yavaş olması ve her şeyin yerli yerinde oluşu, gecenin henüz başlamadığının göstergesiydi. Bakışları odayı gezinip masaların arasında kısa bir gezintiden sonra Mya'nın seçtiği masaya yöneldiklerinde genç cadının sandalyesini tuttuktan sonra karşısındaki sandalyede yerini almıştı genç büyücü. Ceketini çıkarırken cadının ses tonu kulaklarını doldurduğunda onaylarcasına başını salladı. Fakat devamında gelen sözcükler karşısında kaşları önce çatılmış, daha sonra güven aşılamak istercesine dudaklarını aralamıştı. "Bize bir şey olmayacağını sana garanti edebilirim sevgilim." Masanın üzerinden uzattığı kemikli parmakları, cadının narin ellerini kavradığında ekleme ihtiyacı hissetti. "İlişkimizden veya sana olan aşkımdan kuşku mu duyuyorsun Afrodille?" Anlamlandıramadığı bu konuşmaların aralarında geçmesini gereksiz bulmuştu, ancak sevgisiyle gönlünü şenlendiren sarışın cadının aklında bulunması muhtemel soru işaretlerini gidermek, boynunun borcuydu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Afrodille Mya Hyxest
SFL
SFL
Afrodille Mya Hyxest


Mesaj Sayısı : 1307
Kayıt tarihi : 09/10/10

Çam Ağacının Gölgesinde Empty
MesajKonu: Geri: Çam Ağacının Gölgesinde   Çam Ağacının Gölgesinde EmptyÇarş. Ocak 04, 2012 3:57 pm

Ağır ağır salona dolan insanların yaydığı heyecan dolu enerji cadının adeta iliklerine kadar işlemeyi başarmıştı. Zarafetinden ödün vermeyen vücudu kendinden emin bir şekilde yerini korumayı sürdürürken kulaklarına dolan basık melodi tanıdıktı lakin Hyxest kızı, müzikle mest olmak yerine sevdiği erkeğin gözlerinin içine bakarak tüm gece boyunca sarhoş olmayı yeğledi sessizce. İçinden dilediği duanın gerçekleşmemesi için ortada hiçbir engel gözükmediği gibi, dudaklarındaki meleksi tebessümün de eksilmesinin lüzumu yoktu hiç şüphesiz. Ciğerlerine doldurduğu nefesle beraber deniz mavisi gözlerini yeniden büyücünün çehresinde gezdirmeye başladı zira kemikli parmakların, zarif ellerini kavramasıyla düşüncelerinden sıyrılmıştı. Ciddileşen ses tonunun bahşettiği kelimelerin akabinde yutkunan güzel cadı, aklındaki tüm endişeleri bugün ifşa etmenin cesaretini nereden bulduğunu hala anlayabilmiş değildi hala. Bunun verdiği memnuniyetsizlik hiç şüphesiz çehresine yayılmayı başarmıştı lakin Brian'ın sorusunu cevaplaması gerektiği de zihninde çınlamaya devam eden bir diğer çelişki idi. Büyücünün ellerini sıkmasının ardından dudaklarını ıslattı ve bir an bile düşünme gereği duymadan içinden geçen her şeyi, bulundukları bu eşsiz atmosfere bahşetti. ''O kadar çok şey yaşadım ki Briareus, inan bana bir ilişki yaşamayacağıma dair kendime söz bile vermiştim. Ama sen hayatıma girdiğinde bu tabu yıkıldı.'' Yüzünde oluşan burukluk yerini yeniden o muazzam tebessümüne bırakırken yavaşça fısıldadı. ''Sana güveniyorum, hiçbir kuşkum da yok. Sadece küçük tereddütler, korkular... Belki bir gün, olur da biteriz gibisinden korkular,'' dediğinde derin bir sessizliğe gömüldü. Deniz mavisi gözleri dinginliğine bürünürken, tüm cesaretiyle ifşa ettiği tereddütlerinin ardında boğulmasına ramak kalmıştı Hyxest kızının. Böylesine güzel bir atmosferde, onunla nefes alırken ne diye bu soruları sormuştu ki? Bu yüzden bir an önce ortamı yumuşatmalıydı lakin önce, son sözlerinin akabinde gelecek olan cevapları beklemeliydi. Tüm gözlerden uzak, baş başa ve eşsiz bir gecenin kapıları sonuna kadar aralanmıştı onlar için. İşte bu düşünce, Mya'nın günah denizinin içindeki o girdaptan kaçması için yeterli bir etken rolünü oynuyordu.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Cristo Montrell
Gryffindor IV.Sınıf
Gryffindor IV.Sınıf
Cristo Montrell


Mesaj Sayısı : 970
Kayıt tarihi : 02/02/11
Lakap : Seyhan

Çam Ağacının Gölgesinde Empty
MesajKonu: Geri: Çam Ağacının Gölgesinde   Çam Ağacının Gölgesinde EmptySalı Ocak 10, 2012 2:53 am

Onu hiçbir zaman yarı yolda bırakmayacağını genç cadının sıkı sıkıya tuttuğu elleriyle anlatmak istiyordu sanki genç büyücü. Sarışın cadının gözlerindeki denizlere güven aşılamak istercesine bakarken yine onun çehresindeki memnuniyetsizliğe yaklaşan değişimin nedenini sorduğu soruya bağlamaktan kendini alıkoyamadı. İnce bir çizgi haline gelmiş dudaklarını birbirine sıkıca bastırırken zihnini dolduran genç cadının ses tonu suçluluk duygusunu bedeninden sıyırıp atmıştı. Genç cadı, sözlerini bitirdiği andan itibaren bakışlarını genç büyücüden kaçırmıştı ki bu durum da büyücünün alıştığı bir tavırdı. Zihnindeki zehirle başa çıkamadığını anladığı anda nereden geldiği belli olmayan bir cesaret ile patavatsız cümlelerini dolgun dudaklarından döktüğü andan itibaren kabuğuna çekiliyordu genç cadı ve her zamanki gibi onu yatıştırmak Briareus'a düşüyordu. Bu durumdan şikayetçi olduğu söylenemezdi. Açıkçası bununla eğlenmeyi keşfettiğinden beri genç büyücü için geri döndürülmesi zor olan bu süreç eğlenceli bir uğraş haline gelmişti. Dudaklarında beliren gülümsemenin gölgesi genç cadınınkilere buruk bir biçimde yansıdığında eğlenmek yerine ciddi bir şekilde cevap vermesi gerektiği beyin kıvrımlarında hayat bulmuştu. "Geçmişte kimlerle, ne yaşadığının ilişkimizde hiçbir etkisi olamaz Mya. Hatta onlarla ne yaşamış olduğunun detayını bile kendine saklayabilirsin, bunda bir sakınca yok." Yüzü düşen sarışın cadının çenesini iki parmağıyla kavrayıp onun bakışlarını kendilerininkine odaklarken sözlerine ara vermeyi uygun görmüştü. "Şundan emin olabilirsin, ben diğerleri gibi değilim. Seni asla yarı yolda bırakmam. Böyle bir niyetim de yok." Karşısındaki cadının çehresindeki hareketlenme olumlu yöndeydi. Genç büyücü ise suratına yerleştirdiği gülümseme ile aralarında oluşan gereksiz tartışmaya son verdi. "Şimdi, aramızdaki olmayan sorunlar çözüldüğüne göre böylesi bir güzelliğin mutlu olmaması için hiçbir neden yok gibi duruyor." Sandalyesinden kalkıp sarışın cadının yanına geldiğinde sağ elini ona doğru uzatarak çehresine imalı bir ifade yerleştirmişti. Böylesi bir güzelliğin gece boyunca pistte olan biteni kenardan seyretmesini isteyecek kadar bencil veya kötü değildi. Üstelik geride bıraktıkları seneyi dans ederek şenlendirebilirlerdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Afrodille Mya Hyxest
SFL
SFL
Afrodille Mya Hyxest


Mesaj Sayısı : 1307
Kayıt tarihi : 09/10/10

Çam Ağacının Gölgesinde Empty
MesajKonu: Geri: Çam Ağacının Gölgesinde   Çam Ağacının Gölgesinde EmptyÇarş. Ocak 11, 2012 8:47 pm

Ortam gittikçe hareketli bir hale dönüşmeye başladığında kulağında çınlanan melodi tanıdıktı ve biraz olsun gülümsemesine neden olmuştu. İçeri giren her bir çift büyük bir ahenk düzeninin içinde ilerlemeyi sürdürürken bir yandan simalarındaki bilindik gülümsemelerine engel olmuyor bir yandan da kendilerine uygun olan masaya doğru ilerliyorlardı. Düşüncelerini bulundukları ortama serpiştirmesinin akabinde içindeki cesaret patlamasından kurtulmayı başardığı gibi ne zamandır dudaklarından dökülmeyi reddeden kelimelerin ortaya çıkışı en azından yanına kar kalmıştı Mya'nın. Zira büyücünün kemikli parmakları çenesine yerleştiğinde hemen ardından işittiği kelimeler ile beraber çehresine yayılan ifade, rahatlamaktan başka hiçbir şeye hitap etmiyordu. Kaçırdığı her bir bakışı yad etmek adına onun gözlerine bakarken, kalp atışlarının burukluğu bertaraf olup az önceki halini alabilmişti en sonunda. Dudaklarının kenarı hafifçe yukarıya kıvrılmaya başladığında tam karşısında yerini alan büyücünün sağ eli adeta onu çağırıyordu. Ona bahşedilen bu harika varlığın değerini bilememekten, onu üzmekten öylesine korkuyordu ki ama bu gece aralarında geçen bu tatlı konuşma, içinde kavrulan ateşleri söndürmek için adeta bir yağmur görevini üstlenmişti. Yüzündeki meleksi tebessümle beraber zarifçe yerinden kalktı sarışın cadı. Narin elini büyücünün elinin içine bıraktığında sıcakla kutsandı. Tamamen büyücüye kitlenen bedeni, tüm gece ne istediğini belli ediyordu. Yüzünü hafifçe kaldırdığında bakışlarının onunkilerle buluşmasına izin verdi. İçine dolan huzurla harmanlanan aşk kendini ifşa etmeyi sürdürürken yavaşça boynuna küçük bir öpücük bırakıp, yüzünü büyücünün geniş omzuna gömdü. Akabinde pistin içini saran şarkı kulaklarında çınlandığında gülümseyişi iki kat daha arttı ve yavaşça kulağına fısıldadı. ''Her şey bizim lehimize işliyor gibi, Rouvas.''
Şarkı:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Çam Ağacının Gölgesinde
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Wigtown Wanderers'a Hoşgeldiniz... :: Genel Olarak Wigtown :: Geçmiş Balolar-
Buraya geçin: